İneklerim kızana gelmiyor diyen çiftçilerin önüne hemen konulan bir çözüm senkronizasyon olarak görülür. Peki bu senktronizasyon, kızgınlık iğnesi ne kadar mantıklı? Kimileri isim değitirip kızgınlık ilacı diyebilirler. Ama hepsi aynı kapıya çıkar, ineğinizin doğası ile oynamak riskini alırsınız.

Senkronizasyon ineğinizin hormonel dengesi ile oynamak demektir. Yani aslında doğrudan horman yapısını değiştirerek olmayacak zamanda kızmasını temin etmeye çalışılır. Peki doğal olmayan bu müdahale ile başarı şansı ne kadar yüksek ve dahası getirileri yanında zararları nelerdir?

Evet ineğinizin sağlığı sizin için en önemli konu olmalıdır. Yani şu düşünceden hemen sıyrılmak lazım, ne olursa olsun şunu kızdırayım da tohuma atayım. Çünkü senkronizasyon sonrası ineğin gebeliğe devam etme ihtimali düşecektir, kaldı ki buzağınıza varıncaya kadar etkileri olacağı gibi, doğum sırasında yaşanabilecek bazı etkileri de olabilir.

Diğer taraftan senkronizasyon anlatıldığı kadar kolay olmayabilir.

1. Doğru saatlerde iğneler vurulmalıdır.

2. Çoğu zaman aynı hayvana birden çok kere uygulanması gerekir. Ve yine ikinci – üçüncü denemelerde zamanlama çok hassastır.

3. Maliyeti düşük değildir. Sadece iğne değil, vitamin ve beslenme dengesini de iyi yönetmelisiniz. Yani maliyet sadece iğne değil, yüksek başarı için mutlaka katkıları uygulamak zorundasınız.

4. Varsayalım ki iğne ile herşey yolunda gitti ve başarılı bir tohumlama yaptınız. Peki 2. ayda yavruyu atarsa tüm bunlara değecek mi?

5. Peki ya alışkanlık? Zaman içerisinde tüm ineklerinize yayılacak bir uygulama, 1-2 yıl içerisinde tüm sürünüzü senkronizasyon uygular hale getirecektir. Görülen bir çok örnekte, iletme senkronizasyona ufak ufak başlarken, zamanla tüm uygulamalar buna dönüşüyor. Böyle bir dönüşümün maliyeti de 2-3 yıl sonra ancak anlaşılabiliyor ve artık ineklerinizin için geri dönüş şansı iyice azalmış oluyor.

Peki, senkronizasyon çok mu kötü? Kesinlikle hayır, öncelikle yapılması gereken tüm işlemler yapıldıktan sonra ancak ve ancak son çare olarak uygulanabilir. Peki öncesinde ne yapmak lazım?

İneklerinizin gerçekten kızıp kızmadığını kontrol etmelisiniz. Eğer bunu yeterince iyi takip edemediğinizi düşünüyorsanız, hayvanlar arasından tekrar tekrar kullanılabilen aktivitemetreler temin etmeyi düşünebilirsiniz. Bir aktivitemetre ile bir yılda 3-4 ineğin kızgınlığı başarılı bir şekilde yakalayabildiğinizi düşünürseniz, maliyetler aslında çok daha düşük çıkacaktır. Hem de teknoloji desteği ile daha profesyonel bir işletmeye dönüşürken, emin olun moraller daha hızlı düzelecektir.

Sonuçta, canınızı sıkmayın. Bu kızgınlık herkesin ortak derdi. Ve elbette uygulanabilecek bir dizi çözüm var. Önce gözlemleme başarınızı artırmaya çalışın, eğer yine olmuyorsa aktivitemetre kullanmayı deneyin, daha da olmazsa o inekte sıkı bir muayene uygulayın. En son belki bir iki inekte senkronizasyona başlayabilirsiniz.